Hani Facebook'ta iş yoktu?





Yenibiris.com’un yeni uygulamasını duydunuz mu? Facebook profiliniz üzerinden bir tıkla bağlanacağınız insankaynaklari.com, profesyonel iş ağı oluşturarak size en uygun işi, en kısa sürede sunmakla görevli!

Facebook, sizin de dahil olduğunuz, 32 milyon kişinin üye olduğu geniş bir sosyal ağ! Bu sosyal ağda arkadaşlarınız, arkadaş olmak istedikleriniz, çalışmak için hayalini kurduğunuz şirketler de var! Peki çalışmak istediğiniz şirketlere tek tıkla ulaşmak istemez misiniz?




Biliyorsunuz iş bulmak isteyenler için en önemlisi, çalışmak istedikleri şirketlerdeki kişilerle nasıl bağlantı kuracaklarıdır… İnsankaynaklari.com sayesinde Facebook profilinizden istediğiniz bilgilerle oluşturduğunuz profilinizle çalışmak istediğiniz şirketlere “şimdi başvur”u tıklayarak iş başvurusu yapabilirsiniz. Diyelim ki çalışmak istediğiniz şirkette bir arkadaşınız çalışıyor. Onun aracılığıyla ulaşmak istediğiniz kişiye “Tanıştırılma talebi” yollayabilir, birinci ve ikinci dereceden bağlantınızın yardımıyla işi siz alabilirsiniz! Bağlantılarınızdan referans ve rozet talep ederek profilinizi sahip olduğunuz özelliklerle donatabilirsiniz. Tamamen ücretsiz bir uygulama olan insankaynaklari.com hem işveren hem de iş arayanlar için yepyeni fırsatlar sunuyor! Siz de insankaynaklari.com’a gelin, size en uygun işi kolaylıkla bulun. İnsankaynaklari.com ile iş bulmak artık daha kolay!

www.insankaynaklari.com

Bir bumads advertorial içeriğidir.

KAÇIŞ...



Kaçışlardaydım bir haftadır. İnternetin olmadığı, cep telefonun bile zar zor çektiği medeniyetin çok fazla erişemediği, İstanbul'dan fazla değil, 6 saat uzakta, kuytu bir köşede sessiz sakin, esen rüzgarın ve dalgaların sesini dinleyerek huzur bulduğum bir yerlerde. Geceleri şehirde asla göremeyeceğim pırıl pırıl yüzlerce yıldızları saatlerce seyrettiğim, yarasaların hızla uçuşlarını yakalamaya çalıştığım, elektrik direğinin üstüne tüneyen baykuşla bakıştığım, çarşamba günü bardaktan boşanırcasına yağan yağmurun altında sırılsıklam olana kadar yürüdüğüm, bembeyaz deli dalgaların sesini dinleyerek deniz kabukları topladığım huzur köşemde.

Şehirden uzak ve mutlu...Ben...

Şimdi ise rotamı başka bir yöne çevirdim. Lavantalar ülkesine...Bir zamanlar bohemliğin ve aristokrasinin sonuna kadar yaşandığı, tüm dünyada sanatın ve edebiyatın merkezlerinden biri olarak kabul edilen bir ülkeye...Georges Perec ile Bir Paris Semtinin Tüketilme Denemesi yapıp Simone de Beauvoir ile Les Deux Magots'da kahve yudumlamaya...

Ben yine Kaçtım...




FRANZ KAFKA...





Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa, niye okumaya zahmet edelim ki?

Franz KAFKA




BİR KADINI ÇİZMEK...



Kolay bir şey değildir kadını anlatmak, çizmek. Hele ki kadın bile bazı konularda kendini ifade edemiyorsa. 

Bir kadını çizmek için onu önce anlamak lazım. Anlamaya da ruhundan başlamak lazım. Nasıl olmak ister bir kadın, nasıl yansıtılmak ister dünyaya, neyi sever, neden nefret eder, öncelikleri nelerdir? Hayata bakış açısı nedir, nasıl bakar, neleri görür, neleri görmek istemez, neleri görmezden gelir? 



Nasıl olursa olsun tabii ki her kadın bakımlı, güzel ve şık yansıtılmak ister. Kadınlığın doğasında vardır bu. Hangi kadın beni çirkin ve bakımsız çiz derki? Öyle olsa bile istemez. 

1909 İtalya doğumlu Rene Gruau kadını en güzel yansıtan desinatörlerden biridir. 1924 yılında Paris'e yerleşmiş ve moda illüstratörü olarak çalışmaya başlamış.İlk çizimlerini Femina, Marie-Claire, L'officiel' e yapmış.


Daha sonraları ise moda dünyasının ünlü tasarımcılarla çalışmış. Başta Christian Dior olmak üzere Givenchy, Rochas, Balenciaga için birbirinden güzel kadınlar çizmiş.

Bir erkek olarak, Gruau kadının içindeki zerafeti dışarı çıkartmış ve tam da onların isteyeceği bir şekilde illüstrasyonlarına yansıtmış. 



İşte Gruau'nun 2004 yılına kadar kadınlar arasında geçen hikayesini bana fısıldayan çizimleri;




















KİTAP OKUMANIN HALLERİ...



Herkesin bir kitap okuma tarzı vardır. Kimi masada, kimi koltukta, kimi yerde, kimi yatakta bazen bir fincan kahve ile bazen de bir kadeh şarap eşliğinde...


Altta en başta ve sondaki resim beni anlatıyor. Başta ki, her zaman ki halim bir elimde kitap bir elimde kahve umurumda mı dünya misali. Sonda ki ise bu günlerdeki halim :) M.U.S (yani merdivenden uçtuktan sonra:) Bu kadar mı denk gelir...Geldi işte :)