KİTAPLAR AŞKINA



Yine ara verdim yazmaya...Sonbaharın gelmesi ile birlikte daha önce gözüme kestirdiğim atölye çalışmalarına başladım. Bir yandan elimdeki kitapları bitirmeye çalışıyorum diğer yandan günlük işlerin koşturmacası derken hayat akıp gidiyor bir bakmışım akşam olmuş. Sonra sabah sonra tekrar gece düşmüş şehre.

Arada ufak öyküler çıkartıyorum hayata dair. Bir kenarda duruyorlar, daha sonra, belki bir dergiye gönderilmek üzere belki de sonsuza kadar dosyada saklanmak üzere. Aklıma estiğince...

Bu aralar kitapçılardan kaçar oldum. Elimde henüz başlayamadığım kitaplar varken yenilerini eklemek istemiyorum ama arada yine de kaçaklar oluyor arada Alice Munro "Nefret, Arkadaşlık, Flört, Aşk, Evlilik" gibi...

Kitaplar, arkadaşlık, flört demişken yeni bitirdiğim Kitaplar Aşkına'dan bahsetmek istiyorum biraz.

Herkesin anlatacak bir hikayesi vardır yazıyor kapağın üstünde...Evet, hepimizin kendimize göre hikayeleri var anlatacak. Kitaplar Aşkına ise ufak bir kasabada ki insanların sımsıcak hikayesini anlatıyor. Kütüphanelerinin yok olmaması için savaş veren bir avuç Cherico'lunun hayatına ortak ediyor yazar Ashton Lee okuyucularını. Konu rant olunca aslında hiçte yabancı değiliz günümüz Türkiye'sinde ve belli ki dünyanın bir çok ülkesinde yaşananlara. Konu bir kütüphanenin kurtarılması olsa idi burada da böyle mücadele verecek insanlar çıkar mıydı diye soruyorum kendi kendime. Evet çıkardı tabii ki diyorum Gezi'ye bir selam göndererek.

Kitaplar Dozerlere Karşı başlığı ile başlıyor ilk bölüm. Belediye Başkanı Durden Sparks
Kütüphane müdürü Maura Beth Mayhew'e 6 yıldır çok severek çalıştığı kütüphanesinin yerine Cherico Endüstri Parkı'nın yapılacağını söylüyor. Gerekçe olarak, kütüphaneye kimsenin gitmediğini ve artık kendileri için yük olmaya başladığını gösteriyor ama yine de alaycı bir şekilde projeye karşı çıkan Maura Barth'e durumu tersine çevirebilmesi için henüz vaktinin olduğunu belirtiyor.

Maura Beth kütüphanesini kurtarabilmek için çareler düşünmeye başlıyor. Arkadaşlarının da yardımı ile kitap kulübü kurmaya karar veriyorlar. Herkes elinden geldiğince bir şeylerin ucundan tutarak kitap kulübünü hayata geçiriyorlar. Adını da Kirazlı Kola Kitap Kulübü koyuyorlar. Ayın belirli günlerinde toplanıp okudukları kitapları tartışırken aralarında yaşadıkları aşklara, kıskançlıklara, dostluklara, sevinçlere, üzüntülere ve başarılara ortak ediyorlar okuyucularını. Bizlerin hayatına da ufak dokunuşlar yapıyorlar satırlar arasında. Dedim ya, insanın içini ısıtan bazen yüreğini eriten sımsıcak bir kitap Kitaplar Aşkına.

Okurken yazarını bildiğim halde bir kadının kaleminden çıkmış olabileceği hissine kapıldım ilk defa. Nedense bana bir erkek tarafından yazılmış gibi gelmedi. Daha çok kadın karakterlerin baskın olduğu romanda karşı cinsin birbirleri ile ilişkisini başarı ile anlatmış Ashton Lee. Ya çok iyi bir gözlemci ya da kitabın arkasında bir hayalet yazar var diye düşünmeden  edemedim.

Ve her zaman olduğu gibi kitaptan ufak bir tadımlıkla burada bitiriyorum....

"Bazen tüm bu anlık elektronik hazlarla kitapların gelecekteki iletişimlerinin nasıl olacağını merak etmeden kendimi alamıyorum," diye ekledi Maura Beth. "Bazı okuyucular kitapları fiziki olarak ellerinde tutmayı, bu kitapları raflara koyup ileride kültürel miras olarak çocuklarına bırakmayı istiyorlar. Tabii bir de kitapların lehine olacak bir senaryo var."

"Bana biraz anlatsana bunu."

"Uygarlıklar dağılsa ve teknoloji namına hiçbir şey kalmasa da insanlar yine de çimenlere uzanıp atıştırmalıkları eşliğinde güzel bir kitabın tadını çıkarabilirler."

Şimdi sıra bende; belki çimenlere uzanıp atıştırmalık eşliğinde değil ama koltuğuma gömülüp bir fincan kahve eşliğinde kitap keyfi yapma zamanım geldi de geçiyor bile...



KİTAPLAR AŞKINA        ASHTON LEE          EKSİK PARÇA YAYINLARI