SEVGİLİ GÜNLÜK...KİTAP EKLERİ...BARIŞ MANÇO GEMİSİ...





Güzel bir gün daha sevgili günlük. Hava pırıl pırıl. Programda arkadaşlarla sabah kahvesi var bugün. Önce Kadıköy'deki her zamanki gazete bayiiden tüm kitap eklerini veren gazeteleri alıp Vatan Kitap (aylık olduğu için ona iltimas geçiyorum) hariç diğerlerini arabaya bıraktıktan sonra iskeleye yürüyorum. 10:15 Beşiktaş  Barış Manço vapuruna binip üst kattaki koltuklardan birine kurulup Buket Uzuner'in yeni kitabı Toprak'la ilgili röportajını okumaya başlıyorum. Tabiatı korumak zorundayız diyerek başlıyor sohbet. Kitap ayrı güzel. Henüz ilk 100 sayfasını okudum ama su gibi akıp gidiyor. Vakit buldukça buluşuyorum Umay Hanımla. Defne yine kayıp :) Ara sıra dışarı bakıyorum. Masmavi pırıl pırıl parlayan deniz ve hiç durmaksızın nefes nefese yaşayan bir şehir. Ben dalmış gitmişken kulağıma bir ses geliyor "Bak işte yaklaşıyor fırtınaaaa, bak yine yükseliyor dalgalar..." Üç genç ellerinde gitar günümü daha da aydınlatıyor. Şehrin sunduğu güzelliklerden biri daha. Şarkılarını bitiriyorlar. Herkes alkışlıyor. Ne güzel moral verdiler insanlara. Çok hoşuma gider böyle ufak sürprizler. Bir yandan İstanbul Boğazı, diğer taraftan elimdeki kitap eki ve sevdiğim şarkılar eşliğinde Beşiktaş İskelesine yanaşıyor Barış Manço. Yavaş yavaş iniyoruz. Yüzümde gülümseme dudaklarımda parçanın devamı..."Yollardan sonra yıllardan sonra . Yeniden yanyana onlar " 

Otobüse binip buluşacağımız yere doğru yol alıyorum. Yıllardan sonra yeniden yanyana olacağız. Okul günlerini konuşup ben gelirken olanları anlatacağım, onlarda kendi hikayelerini. Kim bilir belki şarkı da söyle çocuklar. Yıllardan sonra...